Replikler (34. Bölüm)
DiziFilm.com forumu üyelerinden ceza_cansu'ya teşekkürler2 Tarık ve Naz araba da Tarık: Teşekkür etmen lazım bana seni o evden çıkardığım için Naz: Ay aman sırf kafama kakmak için çıkardıysan keşke çıkarmasaydın Tarık: Keşke Naz: Keşke ha keşke bir cep telefonu benden değerli yani Tarık: En azından kapama düğmesi var. Basıyorsun susuyor ama sen Naz: Derdin oysa merak etme Tarık. Bundan sonra hiç konuşmayız dedi ve arabadan indi. Daha sonra arabaya tekrar bindi Tarık: Konuşmayacak mısın benimle? Naz Naz Naaaz ya Naz bak yanlış anladın. Ben sana benimle konuşma demedim. Benim istediğim benimle konuşmaman değil.Bir düğmen olsa ona bastığımda benimle konuşmaman Naz: Konuştukça batıyorsun Tarık Tarık: Ama seni konuşturmayı başardım Naz: Ne olucak bu araba Tarık: Bir şekilde benzinciye kadar götürücez Naz: Nasıl bir şekilde? 3 Tarık ve Naz benzincide Naz: Sakın benzin yok deme Benzinci: 98 oktav verim mi? Naz: 98, 108, 308 hiç farketmez benzin olsunda Benzinci: Ne kadarlık? Naz: Tahmin edim cüzdanın cep telefonunun yanında duruyordu Tarık: Gördüğün gibi sadece cep telefonumdan değil benim için paradan da değerlisin Naz: Uydurma 40 50 milyon bir paran vardır topu topu ondan böyle diyorsun. Birkaç milyar olsaydı beni cüzdanına kalkan yapardın ateş gelmesin sıçramasın diye Tarık: Beni çok yanlış tanımışsın için ucunda sen varken para kimin umrunda? Benzinci: Benim umrumda Naz: Fullle Tarık gülmeye başlar Naz: Ne gülüyorsun? Tarık: Söylediğin lafa. Fulle pardon nece oluyor bu? Naz: Benle uğraşma Tarık. Benle uğraşma Tarık: Tamam tamam tamam canım sinirlenme “relax” 4 Benzini aldıktan sonra Tarık ve Naz arabada Naz: Hangimiz söylicek Tarık: Neyi? Naz: Hulusi amcayla Belgin teyzeye evlerini yaktığımızı Tarık: Ben söyleyemem Naz: Ben söylerim. Aram iyi nasılsa beni seviyorda.İlginçtir bana karşı bir sempatisi var kadının hissediyorum.Evet evet ben güler yüzlü,tatlı dilli,en şirin halimle geçerim karşısına anlatırım olup biteni Tarık: Ya bence hiç söyleme. Babanın 10 milyon dolar kredi borcu varken bir tatsızlık olmasın Naz: O da doğru Tarık: Hem zaten bir daha ne zaman gidicekler Naz: Haklısın... Kasten mi çıkardın yangını? Tarık: Ne? Naz: Yangını diyorum yangını Tarık: Niye yapim bunu? Naz: Ne bilim belki de ne yapacağını bilemedin. Bir an yanlış bir şey yaptığının farkına vardın. Nasıl yırtarım bu işten diye düşünürken aklına yangın çıkarmak geldi.Kim bilir belki de bir mumu devirdin Tarık: Cidden bir düğmen olsa bassam kapansan şu anda Naz: Ne yani olamaz mı böyle bir şey? Belki amacın buydu ve yangın çıkararak da amacına ulaştın Tarık: Evet ulaştım Naz: Bak işte itiraf ettin Tarık: Amacım seninle ateşli bir gece geçirmekti Naz: Ne Tarık: Ve de başardım. Devirdim mumu her yanı ateşler sardı. Canımızı zor kurtardık ama netice de hayatımızın en ateşli gecesi oldu.Bende amacıma ulaştım.Tamam mı için rahatladı mı? Naz: Eve gidene kadar benimle tek kelime konuşma Tarık Tarık: Memnuniyetle Naz: Sana tek kelime konuşma dedim hala konuşuyorsun Tarık. Ne laf anlamaz şeysin sen? 5 Tarık ve Naz sabah Burak'la buluşmaya gitmeden önce arabada Tarık: Nereye gidiyoruz Naz: Sen bilirsin neresi burası? Musiki cemiyeti falan mı? deyip elindeki peçenin üzerinde yazan adresi gösteriri Tarık: Hayır çok sosyetik bir cafe Naz: Hee tamam hep de gittiğim yer bir an. EE niye ben sosyetik bir cafe de buluşuyorum bu adamla? Tarık: Bir an önce gidelim de bir an önce görün 6 Tarık ve Naz cafeye gelirler. Tarık: Buyrun gidelim Naz: Kolay gelsin nereye? Tarık: İçeri Naz: Sen niye geliyorsun? Tarık: Gelmiyeyim mi? Naz: Gerek yok sen arabada bekle. Girsene arabaya Tarık Tarık: Çellonuz? Naz: Cafede çalmicam heralde. Bir tanışalım oturup plan program yapalım. Ondan cafede buluşuyoruz. Bu yaşlı başlı müzik hocalarını bilirim şimdi dede efendiden girer vivaldiden çıkar en az 1 saat kafamı şişirir benim. Ne yapalım katlanıcaz artık. İşin ucunda diplomam var 7 Naz ve Burak cafede otururken Tarık yanlarına gelir Tarık: Merhaba Burak: Ben demiştim sana paparaziler duyarsa soluğu burada alırlar diye.Yanlış alarm arkadaşım Tarık: Yo yo doğru alarm Naz: Şoförüm Tarık Burak: Öyle mi memnun oldum Tarık: Siz acele çağırınca koşarak geldim Naz: Ben mi çağırdım? Evet evet ben çağırdım. Seni görünce hemen aradım. Dedim Tarık koş gel en hayranı olduğun adam karşımda duruyor gel tanış çabuk dedim Tarık: Ya ya telefonda popçu Burak der demez nasıl fırladım yerimden. İnan aynen öyle oldu Burak: Saol. O zaman saatlerde anlaştık. Bir de yeri belirlersek bugünlük tamamdır işimiz Naz: Bilmem Burak: İstersen okulda olabilir. Ya da stüdyomuz var Tarık: ee bizim ev bizim ev olsun. Yani şey Naz hanımların evi demek istedim Naz: Tarık da bizim evde kalıyorda ama evde değil. Müştemilat var evin dışında orada yani orada kalıyor Tarık: Ama eve çok yakın Naz: İşte o yüzden biz geceleri kapıları kitliyip yatıyoruz Tarık: Saat kaç diye konuşmuştunuz Naz: 2 Tarık: Ben sizi 1.30 da burdan alırım Naz: A Burak Bey bizim oraları biliyormuş Tarık Tarık: Öylemi yapıyormuş? Naz: Şoförümün kusuruna bakma Burak bir an seni görünce kendini tehlikede hissetti. Telaşlanma Tarık Burak zaten teklif etsem bile şoförüm olmayı kabul etmez. O kadar yetenekli ve başarılı bir müzik adamı ne işi var direksiyorunun başında. Ama hakkını yemiyelim. Tarık da bir araba kullanır bir araba kullanır parmaklarınızı yersiniz. Hatta hadi Tarık göster Burak arkadaşımıza marifetlerini. Bizimle gelsenize sizi gidiceğiniz yere bırakalım Tarık: Israr etmeyin Naz hanım Burak beyin mutlaka bizimkinden çok daha konforlu bir arabası vardır kapıda bekleyen Burak: Beklesin biraz daha 8 Burak arabadan indikten sonra Tarık ve Naz arabada Naz: Ne yapmaya çalışıyorsun sen? Senin derdin ne? Tarık: Sen Naz: Bir kere bana siz diceksin. Dövseydin bir de çocuğu Tarık: Ne yaptım ki? Naz: Bir de soruyor. Bir gelişin var cafede yanımıza böyle masayı tutup devirirler ya böyle filmlerde öyle bir ruh hali. Korkuttun çocuğu Tarık: Saçmalama yok korktuğu falan Naz: Yok mu? Ya çocuk canını kurtarmak için Allah bilir Suadiyedeki evine gitmek için Levent de indi. Arkasına bakmadan kaçtı Tarık: Markete uğrayacakmış Naz: Sen de yedin. Ya çocuk ünlü ünlü ne işi var markette ünlünün. Ayrıca sen beni nasıl aşağılarsın öğretmenimin yanında Tarık: Ben sizi aşağıladım. Tarık da bizim evde kalıyorda ama evde değil müştemilat var evin dışında geceleri kapıyı kilitliyoruz Naz: Espiri yapıyorum espiri Tarık: O zaman espiri anlayışlarımız farklı. Siz laf sokuyorsunuz ben kapınızı açmıyorum Naz: Kıskandın di mi? Tarık: Eve mi gidiyoruz Naz: Ya Tarık kabul et şunu ben zengin, çekici, alımlı, havalı bir genç kızım. Yani etrafımda hep Mert gibi zengin Burak gibi ünlü erkekler olacak. Alış Tarık: Yok işte bir kapama düğmesi yok ki 9 Tarık ve Naz akşam müştemilatta Naz: O zaman kıskandığını kabul et Tarık: Naz hanım çıkar mısınız lütfen Naz: Hayır Tarık: Ne geçicek eline. Evet, kıskanıyorum hem de deliler gibi kıskanıyorum dersem eğer ne geçicek eline? Naz: Demedin mi? Tarık: Dedim mi? Naz: Dedin işte Tarık: Dersem dedim Naz: Bak yine kelime oyunları yapıyorsun Taırk işin gücün bu. Senin eline ne geçiyor benim kafamı karıştırmakla? Tarık: Ben senin kafanımı karıştırıyorum Naz: Evet. Başka da birşey yapmıyorsun zaten. Bir belirsizliktir gidiyor. Çiçek veriyorsun verdin mi vermedin mi belli değil. Öpüyorsun öptün mü öpmedin mi belli değil. Şarkı söylüyorsun bana mı değil mi belli değil. Tarık: Hangi şarkı? Naz: Hepsi. Vardır ya böyle ucuz şarkıcı numaraları. Şarkıyı söylerken ortaya atlar böyle tam en anlamlı sözlerde göz ucuyla bakarak böyle ortamda kim varsa hangisine düşerse diye Tarık: Tabi tabi öyle yapıyorum. Öpme konusu da öyle. Ben öyle ortaya atıyorum dudaklarımı uzatıyorum böyle dolanıyorum. Kimin dudağına denk gelirse. Çiçekde öyle. Ben topluyorum demet demet atıyorum sağa sola kimin kafasına düşerse. A Tarık bana çiçek verdi Naz: Keser misin artık. Sen ya benimle dalga geçiyorsun ya da daha kötüsü çok ciddisin. Ama hangisi olursa olsun bir süre benimle konuşma Tarık dedi ve gitti Tarık: Oğlum Tarık sen bu kapama düğmesini önce kendine taktır Naz geri döndü ve Naz: Belgin teyze arıyor Tarık annesiyle konuştuktan sonra Naz: Bitti mi konuşman? Tarık: Bitti. Naz Naz: Hanım. Naz hanım Naz tam giderken Tarık: Sanaydı hepsi sanaydı. Şarkılar, çiçekler hepsi sadece sanaydı Naz geri geldi ve Naz: Sizeydi sanaydı değil sizeydi dedi ve gitti Naz: İnanmıyorum ya biz nasıl 1 günde yine bu hale geldik? Tarık: İnanmıyorum ya biz nasıl 1 günde yine bu hale geldik? |
1
Tarık ve Naz yangından kurtulur. Arabada Naz baygındır Tarık ise arabayı kullanır
Tarık: Naz Naz Naz iyi misin? Bir şey söyle lütfen. Naz yalvarırım konuş
Naz: Ne sakar şeysin ya sen pes. Kırk yılda bir doğru dürüst birşey yapmaya kalktın onu da eline yüzüne bulaştırdın. Çevirme kafanı çevirme yüzüme bak hadi iyisin yine. Bu yemeği burası her aklımıza geldiğinde hatırlamak istiyorum dedin inan hiç unutmicam. Ölüyordum resmen ölüyordum
Tarık: Naz yalvarırım sus
Naz: Bu da güzel.2 dk önce yalvarırım konuş 2 dk sonra yalvarırım sus. Tutarsızsın işte tutarsız. Hayatında romantik bir akşam yemeği yerken bulunduğu mekânı yakan ilk erkek sensin. Tebrik ederim bravo
Tarık: Ben yaptım yani
Naz: Ben mi yaptım?
Tarık: En azından ay örtü yanıyor, ay perde yanıyor, ay mutfağa sıçradı diye anons yapacağına bir bardak su dökseydin de üzerine bu kadar büyümezdi
Naz: Şimdi de ben oldum suçlusu yani
Araba birden durur
Naz: Ne oldu?
Tarık: Benzin
Naz: Ay yok dede şurada düşüp bayılim. Bu da güzel
Tarık: Ay ne iyi olur şurada kafamı dinlerim biraz
Naz: Bunu da yaptın yani. Bayılmamı istiyorsun yani. Peki
dedi ve arabadan indi. Vahi’yi arayıp konuşmaya başladığı sırada telefonu kapandı
Tarık: Ne oldu?
Naz: İnanmıyorum ya şarjım bitti ya tam zamanında bitti. Babama hemen gel kurtar beni dedim kesiliverdi
Arabaya bindiler
Naz: Of ya şimdi aricak beni telefona cevap vermeyince kimbilir başıma ne geldi sanıcak?
Tarık: Saçmalama Naz anlar şarjının bittiğini. Dağ başında kaçırdılar sanıcak değil ya.
Naz: Telefon cep telefonunu ver. Ya ne duruyorsun versene Tarık
Tarık: Olsa
Naz: Ne
Tarık: Evde unuttum
Naz: Pes kırk yılda bir birşey istedim senden. Ya ne dikkatsiz şeysin sen
Tarık: Kusura bakma Naz ev yanarken ya cep telefonumu kurtarıcaktım ya seni kurtarıcaktım. Yaptım bir hata
Naz: Şu halime bak arabada benzin yok, telefonumda şarj yok,sende telefon yok,ama asıl bende kafa yok kafa.Ne işim var benim seninle Allah'ın dağında
Tarık: Dağ değil göl kenarı
Naz: Ay içim rahatladı birden. Ay neresiyse neresi
Tarık: Ayrıca benzinin bittiğini nerden çıkardın
Naz: O da mı numara?
Tarık: Biraz var ama belli ki kötü benzin. Dibine gelince tortu mudur pislik mi tıkamış olmalı
Naz: Niye dibine kadar bekliyorsun?
Tarık: Benzin alıcak yer mi var yol üstünde. Allah’ın dağındayız
Naz: Göl kenarı
Tarık: Benden duyduğunu bana satma
Naz: Aman al lafın senin olsun