Aşağıdaki senaryo Baris-Akarsu.com forumu üyelerinden flower98'e aittir. Dizinin gerçek senaryosuyla bir ilgisi yoktur.

1
Naz aşağıya inmiş, Tarık'a hiç aldırmadan Burak'ın karşısına dikilmiştir.
N: Günaydın Burak. Umarım çok bekletmedim seni. Aslında bu kadar geç kalkmam ama gece boyu saçma sapan konularla uğraştım, bir türlü uyuyamadım.
T( mırıldanarak): Belli oluyor kıyafetinden.Aklın ters dönmüş.
Naz arkasını dönmeden
N: Bir şey mi dedin Tarık. Pek anlayamadım ?
T: Bir isteğiniz yoksa çıkmak istiyorum Naz hanım.
Yine Tarık'a bakmadan
N:Çellomu getir. Burak bey'i daha fazla bekletmeyelim.
B: Burak
N: Tabi unutmuşum. Burak daha fazla beklemesin. Acele et.
T: (sertçe) Emredersiniz.
Der ve çelloyu almaya gider.
B: Baban ve kardeşinle tanıştık. Hatta onlara bir şarkı söyledim. Umarım seni ben uyandırmadım.
N:Lütfen rica ederim.Şarkına ben de kulak misafiri oldum. Sesin çok güzel ve de çok güzel söyledin. Böyle içli içli(Naz Tarık'ın gelişini fark edince bu son sözlerini üstüne bastıra bastıra söyler ve aynı tavırla devam eder).İnsanın aşık olası geliyor seni böyle dinleyince
Burak gülümser.Tarık elinde çello ile gelmiştir ve bir şey söylemesine fırsat vermeden Naz
N: Sen de duydun Burak'ı şarkı söylerken. Biraz dikkatli dinleseydin de ders alsaydın.
B: Tarık sen şarkı söyler misin?
N: Söylemek ne demek, bülbül, bülbül benim şoförüm. Arabanın Cd çalarını da bozdu böyle kasten bana kendini dinletmek için.
Tarık'ın kaşları giderek çatılmaktadır ama ses çıkarmaz.
N: Ben de seni dinlerken şarkı dinliyorum sanıyormuşum. Seni canlı duyana kadar Burak.
B. Yok canım o kadar da değil dir.
N: Ay tabiki şaka yapıyorum.Hııııııııııııııhııııııııııııhııııııııııı . Değil mi Tarık. Çok güzel söyler.
B: Dinlemek isterdim.
N: E tabi . Hadi Tarık şarkı söyle.
Naz'ın bu tavırları Tarık'ın sessiz öfkesini arttırmıştır ama o konuşmak yerine şarkısına başlar. En tiz ve en yüksek ses iniş çıkışları ile evi haykırışlarına boğar. Vahi ve Ümit gürültüye dayanamayıp kulaklarına pamuk tıkarlar. Tarık umursamadan şarkının nakaratını haykırır
T: Yar Yar Yar Yar vurma beni deririnden
Zor zor zor zor vazgecip kopmam senden
Bir son haber ver gittigin o yerlerden
Yanar Yanar tutusurum habersiz kalsam senden

N:Yeterrrrrrrrrrrr! Ay yeter. Ne yaptığını sanıyorsun sen. Rezil ettin beni.
T: Söyle dediniz en favori parçamı söyledim.
Burak oturduğu yerden gülmektedir.
N: Kusura bakma Burak. Tarık işte. Dengesiz n'olcak.
T: Nazzzzzzz!
N:Naz hanım.
T(içses):Fessupan Allah.......
T: Eğer başka bir emriniz yoksa çıkabilir miyim?
N: Var.
T:Ne? Piyanomu getir demeyeceksiniz herhalde?
N: Yok ki. Olsa belki isterdim. Süt.
T: Anlamadım.
N: Süt istiyorum. Dolapta kalmamış. Ben her sabah önce bir bardak süt içerim de Burak.
B: Tabi. Sağlıklı.
N: Cildime iyi geliyor.
Tarık sinirinden gözlerini çevirip durmaktadır.
T: Ben hemen getireyim. Siz başlayabilirsiniz çalışmaya.
N: A a a a.Sana mı soracaz....
Tarık çıkar.
B: Aslında sesini değiştirmek için elinden geleni yaptı ama ben yinede detone olmadığını fark ettim Bir şekilde dinlemek isterdim kendisini.
N: Ay boş verin şimdi onu. Ben sizin konserlerinizde çalınca stajım tamamlanacak değil mi? Okulu bitirmem babam için çok önemli.
B: Yine sizin dedin Naz. Bak darılacam. Tabi. Merak etme. Okulunu bitirmene yardımcı olacağım.
Burak'ın bakışları değişir. Adeta süzüyordur Naz'ı. Naz rahatsız olmuş bir tavırla ayağa kalkar ve
N: Şey ben cep telefonumu yukarıda unutmuşum. Çıkıp alayım. Şimdi Tarık kontrol etmek için.....ay kontrol değil.......süt markası sormak için ararsa merak eder.
Naz ayağa kalkınca Burak ta kalkar ve Naz'ın elini yakalar. Tam öpmek üzere iken Tarık bahçeden içeri girer. Gördüğü manzara karşısında eli ayağı kesilir ve elindeki süt şişesi yere düşüp darmadağın olur. Naz ses döner ,Tarık ile göz göze gelir. Bulunduğu ortamdan tiksindiği yüzünden anlaşılan Tarık alel acele kendini dışarı atar. Naz, eli Burak'ın elinde ne diyeceğini bilemeden Burak'a baka kalır........

2

B: Tarık sadece şoförün değil mi Naz?
Naz dinlememiştir
N: Ne?
B: Tarık diyorum.......
N: Evet.....Tarık......Müsadenle.
B: Naz iyi misin?
N:İyiyim. ......Hırkam......hah burada........Burak ben......
B: Anladım.......Ben burada seni bekleyeceğim.
Tarık kapıdan çıkıp müştemilata varana kadar Naz ile yaşadıkları özel anları tekrar tekrar aklında canlandırmış hala birkaç dakika öncesi gördüğü manzaranın şokunu üstünden atamamıştır. Yatağında öfkeyle söylenir......
T: Bir de erkekler için doyumsuz derler. Daha dudağındaki öpücüğün nemi geçmeden sen git ilk gördüğüne cilve yap. Ah anne ah..... İzin vermedin ki şu işi bağlayayım......ah ah.
O esnada Naz gelir. Tarık Naz'ın geleceğini tahmin ettiği için kapısını kilitlemiştir. Naz cama tekrar tekrar vurur
N: Aç diyorum. Aç.
Tarık cevap vermez.
N:Sana diyorum aç. Anlatacam. Aç
Tarık oralı bile olmaz.
N:Emrediyorum sana aç şu kapıyı.
Tarık dönüp bakmaz. Naz ince kıyafeti ile iyice üşüyene kadar camı vurur ve ümidini kesince eve geri döner.
Naz eve girdikten sonra Tarık evden ayrılır ve annesini görmeye gider.
Akşam eve döndüğünde biraz rahatlamıştır ve Naz ile konuşmaya karar verir. Tam üst kata çıktığında Ümit odasından çıkar. Zaten morali bozuk olan Ümit Tarık'a sinirli yaklaşır.
Ü: Ne yaptı ablama?
T: Ümit bu ne hal?
Ü: Ablam bugün ne dersini yapabildi , ne de yemeğe indi. Ağlayıp duruyor odasında.
T: Ben de o meseleyi çözmek için geldim.
Ü: Ne olursa olsun, kim olursan ol , onu üzmene izin vermem.
T: Ümit! Senin bir sıkıntın mı var. Çok sinirlisin. Bu sadece Naz meselesi değil gibi.
Ü: Evet haklısın değil. Şu Tarık Tekelioğlu kafamı bulandırıyor.
T: Nasıl yani?
Ü: Bugün bankaya onu görmeye gittiğimde Sadri Ayşe'ye telefonda öyle şeyler söylüyordu ki.
T: Neler söyledi mesela.
Ü: Ayrıntıyı boş ver Alfonso. Sanki Tekelioğlu olarak seni tanımlıyordu. Bu kadar benzer tesadüf.
T: Tesadüf?
Ü: Onun evden ayrılması ve senin ortaya çıkman sekiz ay önceye dayanıyor. Öyle bir işe girmiş ki Hulusi amca öğrense kriz geçirirmiş ve sonra Filiz......
T: Tamam tamam anladım Ümit. Bak ablan ile konuşayım , sonra seni rahatlatacağım. Söz.
Ü: Bak odamda seni bekliyor olacağım.
T: Tamam.
Tarık Naz'ın kapısına gelir ve tıklatır.
N: Ümit, yalnız bırak beni demiştim.
T: Benim.
N: Ne istiyorsun?
T: Konuşmak.
N: Git. Sen ne yapışkan bir insansın böyle.
T: Naz,bak....eğer seni üzdüysem özür dilerim.
N: Beni değil Burak'ı üzdün.
Tarık sinirlenir.
T: Ne yani sen üzülmedin mi?
N:Hayır.
T: Peki o zaman .İyi geceler.
N: Ben üzülmedim, kahroldum.
T: Naz. İçeri gelebilir miyim?
Naz ses vermez. Tarık tam gitmek üzereyken, Naz kapıyı açar......

3

Naz Tarık ile göz göze geldiği anda ona sarılır.Tarık ile bir süre öylece dururlar.
N: Beni affet. Sana hiç yapmak istemediğim, söylemek istemediğim şeyler söyledim.
T: Tamam ama sen de benim özrümü kabul et.Elimde değil çok kıskanıyorum seni. Hele Burak elini öpecekken görünce.....anlatamam.
N: Biz izin vermezsek kimse bize dokunamaz.
T: Haklısın.O zaman izin vermeyelim.
N:Yalnız seni çok dinlemek istiyor.
T:Yarın geldiğinde dinler.
N:Tamam. Ohhhhhhh.Çok rahatladım.Şimdi mışıl mışıl uyurum artık.
T:İyi geceler o zaman.
N:Sana da.
Tarık Naz'ı boynundan öper ve müştemilata gider. Ertesi sabah gözünü açtığında Naz ve Burak onu uyurken izlemektedirler.
T:Naz? Ama siz böyle....
B: Kusura bakma Tarık. Ben ısrar ettim.Naz daha uyuduğunu söyledi ama ben seni çok dinlemek istiyorum. Bugün yapımcımla da görüşeceğim. Kim bilir. Belki Barış Akarsu' ya bir alternatif keşfetmişimdir.
N: O biraz zor canım.
T: Ne?
N: Kısmet diyordum.
Tarık misafirlerinden giyinmek için izin ister. Onlar da onu kahvaltı masasında beklerler. Tam Tarık şarkısını söyleyecekken Vahi bey.
V: Aman Tarık evladım. Dünkü sesin hala kulaklarımda.Hele bak pamukda öyle. Rica etsem senin orada yapsanız bu işi.
T: Tabi Vahi bey. Dün için özür dilerm.

Tarık 'Aşkın Mapushane' şarkısını öyle güzel söyler ki Burak hemen yapımcısını arar ve randevu alır.
N: Ay Burak abartıyorsun.
B: Neden öyle düşünüyorsun Naz.Sesi müthiş. Çok da yakışır sahneye.
N: Benim şoförüm? Yapma ne olursun. Tarık kim sahne kim.
T: Neden Naz?
N: Bak neden diye soruyor
T: Neyim eksik benim diğer sanatçılardan. Bir Barıştan mesela.
N: Güldürme beni Tarık. Barış Akarsu nasıl senin gibi araba kullanamazsa.........aaaaaaaaaaaa......dur bakalııııııım. Bu eski bir meseleye benzedi.
T: Ne meselesi?
N: Mert'i ne çabuk unuttun.
T: Başlama yine Naz.
B: Ben izninizi istesem. Randevum var yapımcımla. Bak yarın saat ikide bu adreste buluşuyoruz.
T: Kesinlikle geleceğim ve de her projeye varım.
Nffff Tarık. OFFFFFF.
Akşam yemeğinden sonra Tarık ve Naz sahile inerler. Hava serindir. Tarık Naz'ın üşümemesi için omuzuna battaniye örter.
T: İyi ki arabada bu var.
N:Yaaaaa. Yoksa donardım burada.
T: Merak etme ben seni ısıtırdım.
N: Sabah Barış oldun şimdi de soba mı olacaksın.
T: Sen neden böyle tepkilisin. Hem öyle meşhur olsam hiç de fena olmaz.
N: Amma da meraklıymışsın meşhur olmaya. Tabi öyle kızlar üçer beşer gelir, kimi sırtına kimi bacağına imza alır. Ben çözdüm seni. Senin aklın fikrin......
T: Sende.
N: Ne?
T: Aklım fikrim sende dedim.
N:Sadece bende mi?
T: Hayır.
N:Hayır mı?
T: Hayır.
N:Başka kim var aklında.
T: Kim olacak.Burak.
N neden o?
T:Eeeee iki gündür dersleriniz bir şekilde iptal oldu. Diğer günleri nasıl kurtarırız diye düşünüyorum.
N: Çok basit.
T: Nasıl?
N: Yanımdan ayrılmayarak.
Gülümseyerek birbirlerine bakarlar. Yüzleri birbirlerine yaklaşır, yaklaşır ve tam o an Tarık'ın telefonu çalar.
N:Tebrik ederim Belgin teyze sen tam zamanında yakaladın yine.
Tarık telefona bakar.
T: Belgin hanım değil.
N:Kimmiş?
T: Ümit. Muhtemelen akşam yemeğinden beri beni bekleyen Ümit.
BU BÖLÜMLÜK FLOWER98 DEN BU KADAR